Toplumları oluşturan en küçük birim olan aile kurumunun mevcut durumuna ve geleceğine ilişkin son yıllarda gerek bazı ilgili kamu yönetimi birimlerince, akademik çevrelerce, gerekse de medya da birçok değerlendirme yapılmaktadır. Geçmişten günümüze aile kurumu incelendiğinde geniş aile yapısından çekirdek aile yapısına geçişin gerçekleşmiş olduğu görülecektir. Ekonomik, sosyal, siyasi ve kültürel değişimler aile yapısını etkilemiş ve etkilemeye de devam etmektedir. Eş, anne ve evlat olarak ailenin önemli bir parçası olan kadınlar da bu değişimlerden etkilenmiş, kadınların eğitim oranlarında, işgücü piyasasına ve istihdama katılma oranlarında artışlar gerçekleşmiş, çalışma hayatında statüleri, başarıları artmıştır. Keza bilimde, kültürde, sanatta, siyasette, yönetimde kadınlar önemli yerlere gelmişlerdir. Bu başarıda verilen yasal hakların, pozitif ayrımcılığın ve farkındalığın artmasının ve kısaca kadının güçlendirilmesinin önemli rolü vardır. Kadınların güçlendirilmesi kavramına farklı bakış açısından dolayı ön yargıyla yaklaşanlar olmaktaysa da güçlü kadınlar güçlü çocuklar yetiştirmişler ve yetiştirmeye de devam etmektedirler. Güçlü bireylerin olduğu toplumlar güçlü toplumlardır. Bu sempozyumun konusu ailenin ve kadının mevcut durumu, toplumdaki önemi, ekonomik, sosyal, siyasi, teknolojik, bilimsel ve kültürel gelişmelerin aileyi ve kadını nasıl etkilediği ve son yıllarda “aile kurumunun yok olmaya başladığına dair düşüncelerin” nedenlerinin ve gerçekliğinin tartışılmasıdır.